22 Eylül 2009 Salı

her şey vatandaş için

Ülkede monarşi başlatıyorum,başlatıyorum başlattım.bundan böyle garson olsun,hademe olsun karşı galaksiye hizmet eden insanlığı görüntüde kalmış canlılar silikonlanıp,mumyalanıp,doldurulup kalem pille birlikte hizmetinize sunulacak,ayrıyeten görselliği kötü yönde etkilememek adına 90-60-90 ebatlarında kurşun kalıba dökülecek,pürüzleri zımparalanılacak,kıl,yün,tüy gibi olmaması Allahın emri,göz rezaletleri ortadan kaldırılıp parlatılıp elinize verilecektir.yaşasın vatana hizmet,yaşasın vatandaş hey hey tey tey tey .bundan böyle bu kalıplara sığdırılamayan insanlar ıslak odunla dövülecek,benzin döküp yakılacak,külleride terkos suyuyla birlikte şişeye doldurulup nehire atılacak,şişeyede buralarda barınamadı,külleri başka küllere karışamayasıcalar diye yazılacaktır.budan böyle bu tip insanların sokağa çıkması,nefes alması,aynaya bakması hem yassah hemide günahtır.vatandaşa olan bu hizmetimin karşılığı insan görünümlü canlılar tarafından ödenecek kendilerine ekstradan beğenilme kaygısı taksit taksit arttırılarak ilave edilecektir.memnun kalmazsanız yada standartlar değiştikçe 330300 ü arayın değiştirelim,yenileyelim,elinize verelim.monarşi ilan edilmeden önce olsaydı aynı göz zevki bozan canlıların 36 bedene sığma çabalarını yada ısrarını takdir edebilirdik,ama artık mış gibi yapmakla önlenemediğinden hepsini ortadan kaldırma yoluna gidiliyor.böylece olması gerektiği gibi giysiler olması gerektiği gibi vücutlara giydirilecek,göz zevkini bozan insanlar kendini iyi hissedemeyecek,yakıştırmak yakıştırılmak sınırlarını aşmayacak,aynı kalıptan çıkma insanların mekanik hareketleri elbetteki kokan,nefes alan,yaşayan ve mekanizmaları bozulmuş kumandayla çalıştırılan insanlara tercih edilecektir.bu tip insan görünümlü canlıların bozulması durumunda kutusuna kaldırın,bir düre dahil olduğu yerden uzaklaştırın.çıkardığınızda hala kendine gelmemişse bilinizki aslında hiç dahil olmadığı bir yerden bilinçsizce uzaklaştırıldığının farkındadır ve bu saatten sonra onların tedavisi yoktur

2 Eylül 2009 Çarşamba

hayatı öğrenmek

Senin bu okuduğun sikindirik bloğun sümüklü teyzesi varya madam olan,o hiçbir şey bilmiyor.geçenlerde bir günde bol bol hayat dersi aldım.hayatı öğrenmek için yerden yere vurulmuşlarla,düşüpde kalkmışlarla,alı gülü solmuşlarla yatıp yuvarlanmak,satıp savrulmak,savurupda yuvarlanmak,yuvarlayıp da bozuk parayla yüz taş oynatmak lazımmış.yerdenyerevurulmuş’u anlamak için para lazımmış,soğan lazımmış,viks lazımmış.hayatı öğrenmek için tam yerine gidilmeli,gittiğin yerden ıska geçilmeli,ıska geçilen yerde sabitlenip viks buharı eşliğinde anlaşılmak seyrettirilmeli.seyirliğinin olduğu yerde çabasına gerek kalmazmış,bunu bir kenara yaz.anlaşılmayı seyirlik sunmanın anlayamadığına,gösterilebilecek en büyük gayretin anlamaya çalışmaktan ileri gidemeyeceği gerçeğine sulanmış iki göz,biraz da bozuklukla birlikte değişilebileceği de aklının bir kenarın da bulunsun.olurda bir gün rastlarsan benzeri bir imtihanın birine,ayağın tökezlemesinden iyidir tökezlediğin engelin üzerine kaldırım taşı döşemek.kaldırım taşının olduğu yerde gayreti ortadan kaldıran bir teselli duruyor.hele bir de üzerine oturduysan ya o taşın,ya da bir de gözyaşların sel olup gidiyorsa suları yok eden,hemde caddelerden güldür güldür.kimi güldürürsen güldür.gözlerini yaşartanın önündeki sebebi güldür,birinide güldürdüm gelde benide güldür.bak işte gözyaşı nelere kadir.hey o gözyaşı ki gözünden akıtanı akıttıkça güldür.acının paylaşılabilme ihtimaline karşı güldür,paylaşıldığı kanısı için güldür,aynı güldürünün boğazına taktıklarını yutmak için güldür.böyledir.yediği dayakları yememiş,edilen tacizlere tesadüfi de olsa denk gelmemiş,yaşadıkları kulaktan dolma,filmlerden haberlerden kalma,bir hayalin olabildiğince çirkinleştirilmiş durumunun sınırlarından kalma bilgi kırıntılarının samimiyetsizliğine perde çektiği için yada bunu yaptıkça güldür.aynı dayakları yeme,aynı tecavüzleri tecrübe etme,aynı karakollarda, yada aynı karakollarda birlikte birilerinin yolunu bekleme ihtimalinide kaldırdıkça iki tarafın birden yüzünü güldür.bir zamanlar bir hatun kişisi varmış,üzerine çarşaflar giyip sahil boyu dolaşırmış,lafayettelerde türbanıyla takılıp da mahalle baskısını anlarmış,lattesini höpürdetirken tecrübe ettiklerinide köşesine yazarmış.sanırsam viks kremi onu da geçtim bir soğanı bile yokmuş ki,kapalı alanına sıkıştırmak zorunda olduğu taşkınlığını yaşamaya çalışan insanın varlığını fark ettiğinde karşı galakside ceyeran eden bu ilginç olayı bir belgesel tadında izlerken,türlü şekilli bucks larda yediği lömulallebiejönesipuble siyle sıvarmış gördüklerini.göz yaşı akar güldür güldür,karşı galaksi insanları gel sende güldür.
çok sevgili bir bloğun(siminya) konuyla ilişkilendirdiğim çok sevgili bir yazısı için
http://siminya.blogspot.com/2008/10/ara-sra-gocunmak-iyidir.html
kendisine bu güzel yazısı için teşekkür ediyorum.